Bir kere daha şahid olduk ki!..
Bizleri; yeryüzünün en üstün ve en şerefli varlığı insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan ve kurduğu Dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan itibaren Ahiret’in büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah’ımıza hamd ve Eşsiz Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Hocalarımıza Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mümin kardeşlerimize, din ve vatan muhafızı şehid ve gazilerimize salat ve selam olsun!
Toplumumuz; manevi ve ahlaki değer eğitiminin azlığı, caydırıcı kanunların olmayışı ve azdıran sosyal medya saldırıları karşısında nesillerinin tehlikelerden korunması noktasında ümitsiz haldedir! Son zamanlarda giderek artan cinayetler, vurgunlar, soygunlar ve boşanmalar da ümitleri azaltmaya devam ediyor! Ve bu da içimizdeki İslami Medeniyetimizin, milli kültürümüzün ve ahlakımızın masonik düşmanlarının iştahlarını kabarttırıyor!
Bu korkunç Siyon-Haç oyununu bozmanın ilk yolu pes etmemek, yılmadan ve asla ümitsiz olamadan Milli Mücadeleye devam etmektir!
Zira imanımızın gereği, din ve vatan savunmasında şart olan “din ve vatansever!’’ nesil yetiştirmek idealimiz için her sahada, her yerde Allahımızdan asla ümidimizi kesmedik ve asla kesmeyiz! Zira Hz. Yakub (a.s) Efendimizin “(Sonra Yakub evlatlarına dönüp:) “Ey oğullarım, haydi gidiniz de (hayırlı bir haber getirmek için) Yusuf’u ve kardeşini (dikkatle ve titizlikle) araştırıveriniz... (Ey Müslümanlar! Siz de nice yıllardır kaybettiğiniz izzet ve hâkimiyetinizi yeniden bulmaya gayret ediniz...) Sakın Allah’ın rahmet ve inayetinden ümit kesmeyiniz!.. Zira kâfir olanlardan başkası Allah’ın nusret ve merhametinden asla ümit kesmez (kesmemelidir).”(Yusuf Suresi 87. Ayet-i Kerime) dediği gibi kınayanların kınamasına, saldıranların saldırılarına aldırmadan birlikte Milli Mücadelemize devam etmeliyiz!
Milletimizin mayası sağlamdır!
Her birinin kalbinde, üzeri küllenmiş de olsa için için yanan bir iman ve vatan koru olduğunu son oynanan milli maçta bir kere daha sevinerek gördük! Gollerin bile o külleri savurmayı ve vatan sevgisini körüklemeyi başardığına bir kere daha şahid olduk!
Sultan Alpaslan’ın torunları ile Selahaddin Eyyubi’nin torunlarının son milli maçtaki milli heyecanlarının ve zafer çığlıklarının stattan, evlerden caddelere ve sokaklara taşması bize tam bir moral dopingi oldu Elhamdülillah!
Ülkemizi geçilmez yapacak “din ve vatansever!” nesilleri yetiştirmek için ümitlerimiz yeniden yeşerdi Elhamdülillah!
Milli maçı izlerken torunlarımızdaki heyecanı, aşkı, küçük elleriyle yaptıkları duaları her gol atışta ettikleri şükür secdelerini izlerken gözyaşlarımızı tutamadık! İstiklal Marşımızı ayakta söyleyerek dinlerken temaşa ettiğimizde nesillerimizi dinimizin, vatanımızın ve devletimizin milli kaskosu olarak göreceğimizin ümidini bir kere daha yaşadık Elhamdülillah!
Gurbetçi kardeşlerimizden binlerce taraftarın milli maç vesilesiyle ‘’Free Palestine’’ (Özgür Filistin) sloganlarıyla Avrupa’nın meydanlarını bu vesile ile inim inim inlettiklerine de şahid olduk Elhamdulillah. Bu şampiyona vesilesiyle oyuncularımız ve taraftarlarımızın GAZZE’yi gündemden düşürmeyerek yaşanan mezalime dikkat çekeceklerine olan inancımız da tamdır.
Tam yetmiş yıldır TRT’de gösterilen Amerikan Haydutu Kovboy filmlerinin yerine “Diriliş Ertuğrul!” “Kuruluş Osman!” “Sultan Fatih Mehmed Han!” “Selahaddin Eyyubi!” gibi milli yapımların reytingi yüksek oranlarda izlenmesi de istiklal ve istikbalimizin teminatı olacak nesilleri yetiştirmenin hepimize imani, insani ve vicdani sorumluluk olduğuna bir kere daha şahid olduk!
“Akıllı doktor hastaya kızmaz, ilaçlarla mikropları yok etmeye çalışır!” sözünün gereği nesillerimizi kanser gibi istila eden maneviyatsızlık, inançsızlık ve ahlaksızlık mikroplarının ehil gönül doktorları muallimlerimiz eliyle yapılacak dini ve milli bir eğitimle tedavisi için unutmadan, usanmadan, bıkmadan ve asla ümidimizi kesmeden çalışmalıyız!
Asrımızın Kahraman Filistin Direnişçileri gibi İslami Medeniyetiyle, şanlı tarihiyle ve kahraman ecdadıyla övünen nesilleri acilen yetiştirmeliyiz!
Allahımız bu zor ve çetin imani, ilmi, iktisadi ve ahlaki milli mücadelemizde daim yar ve yardımcımız olsun!
Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın, Osmanlıcamızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun! Amiin.
Selam, sevgi ve duayla.